Rami Kütüphanesi’nde çalıştay

Açılış konuşmasını gerçekleştiren Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakan Yardımcısı Leman Yenigün, günümüzde çocukların dijitalde de yetim kaldığını söyledi.

İçinde bulunulan dijital çağda çocukların ileri seviyede internete bağlı olduklarını belirten Yenigün, “Dijital çağdayız, çocuklarımıza bu çağ riskler getiriyor. Konutlarımızdaki günlük ömürden, çocuklarımızın gelişim süreçlerine, ebeveynlik rollerimizden, aile içi irtibata kadar pek çok alan dijital irtibatının tesiri altında yine şekilleniyor. Bu süratli dönüşüm, bir yandan ailelere ve çocuklara kıymetli fırsatlar sunarken öteki yandan hepimizin dikkatle yönetmesi gereken yeni ilgiler, sorumluluklar ve hassasiyetler getirmekte.” tabirlerini kullandı.

Yenigün, çocukların ve ebeveynlerin faal halde toplumsal medyada olduğuna değinerek, “Ailelerin, hem kendi hayatları hem de çocuklarının dijital tecrübeleri bu ortam üzerinde şekilleniyor. Fakat dijital platformların süratle çeşitlendiği bu devirde geçersiz hesaplar, kimlik gizleme, dezenformasyon, istismar, dijital zorbalık ve şahsî bilgilerin berbata kullanılması üzere riskler hem çocuklarımızı hem de ailelerimizi tehdit etmeye devam ediyor.” diye konuştu.

Çocuğun birinci ve en güçlü müdafaa kalkanının aile olduğuna dikkati çeken Yenigün, bu nedenle dijital dünyada çocuğu müdafaa çalışmalarının aileyi merkeze aldığını, ebeveynleri desteklemeden çocukların tam manasıyla korunamayacağının şuurunda olunması gerektiğini anlattı.

“6-15 YAŞ ÇOCUKLARIN YÜZDE 90.8’İ NİZAMLI OLARAK DİJİTAL OYUN OYNUYOR”

Yetim Vakfı Başkanı Murat Yılmaz da dünya üzerinde her 5 çocuktan 1’inin savaş, çatışma ve felaketlerin yaşandığı ülkelerden birinde bulunduğunu, 1 milyar çocuğun çok boyutlu yoksullukla yüz yüze olduğunu ve 200 milyonu aşkın çocuğun da çalışmak zorunda kaldığını söyledi.

Sayıları 122 milyona varan mültecilerin yüzde 41’inin yani 50 milyonu aşkın çocuğun mülteci olduğunu kaydeden Yılmaz, ortalama 1 milyar yetim, öksüz, toplumsal yetimle tıpkı gök kubbenin paylaşıldığını lisana getirdi.

Madde, teknoloji, sanal kumar bağımlılığının çocuklar ortasında süratle yayıldığını vurgulayan Yılmaz, “6-15 yaş çocukların yüzde 90,8’i nizamlı olarak dijital oyun oynuyor. Tüm bu dramatik tabloyu daha da kritik hale getiren boşanma sayılarındaki artışı da gözden kaçırmamak gerekiyor. 2024 yılı istatistiklerine nazaran, her üç evlilikten bir tanesi maalesef boşanmayla sonuç veriyor. Bu da milyonlarca boşanmış aile çocuğu manasına geliyor ki bu da nitekim düşünceli bir durum.” halinde konuştu.

Yılmaz, bugün dünya üzerindeki siyasi, ekonomik ve toplumsal değişimlere bakıldığında dünyanın insanlık için istek edilen bir yeterlilik ikliminden uzakta olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Filistin, Sudan, Lübnan, Doğu Türkistan, Suriye, Arakan, Ukrayna, Keşmir, Kongo, Yemen, Somali ve daha birçok ülkenin çocukları silahların gölgesinde şiddet sarmalı içerisinde hayata tutunmaya çalışıyorlar. Dünyanın paha olarak kabul ettiği ve Birleşmiş Milletler’in temel kuruluş ideolojisi sayılan metinlerin tamamını geride bıraktığımız iki yıl içerisinde tekraren yok sayıldı. Üniversal İnsan Hakları Beyannamesi, Çocuk Hakları Mukavelesi, Soykırım Mukavelesi, Roma Sözleşmesi’ne atıfla insanlığa karşı hatalar, Cenevre Mukaveleleri yalnızca kağıt üzerindeki bedelsiz metinler haline geldi. Bugün Gazze’de ruhsal dayanağa gereksinim duymayan çocuk yok diyebiliriz. Hatta buna yetişkinleri de katabiliriz. Çocuk Hakları Kontratı ile çocuklara vadedilen ne varsa işgalci tertibin postalları altında ezilmekte.”

“Görünüyoruz lakin Görüşemeyiz” başlığı altında vakfın hazırladığı tanıtım sinemasıyla başlayan çalıştay, gün içerisinde akademisyenlerin katıldığı kurullar ve sonuç raporunun hazırlanmasıyla son bulacak.