celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber katılım bankası kdv iadesi
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Kılıçdaroğlu: “Parlamentoda kavga istemiyoruz”

10.03.2020 - 19:49    google-news - ABONE OL

Kılıçdaroğlu: “Parlamentoda kavga istemiyoruz” ANKARA – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Parlamentoda kavga istemiyoruz. Herkes …

Kılıçdaroğlu: “Parlamentoda kavga istemiyoruz”

ANKARA – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Parlamentoda kavga istemiyoruz. Herkes düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilsin. Düşünce kadar değerli bir şey yoktur. Benim söylediğim sözlerde kimsenin kırılmasını istemem. Eleştiri getiriyorsak mutlaka bir gerekçesi var ve o gerekçesini de açıklarız. Parlamentodaki gereksiz bir kavganın parlamentoya hiçbir şey kazandırmayacağını ifade etmek isterim” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Partisinin grup toplantısında konuştu. Kadını erkeği yaşlısı genci ile hep beraber mücadele edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, başarı altına hep birlikte imza atacaklarına inandıklarını kaydetti.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün tüm dünyada kutlandığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Kadınlar hep berber siz 8 Mart’ı kutluyorsunuz, 8 Mart’ın arkasındaki acı olayı biliyorsunuz. Ama kadınlar o kadar güçlü ki acı olayı bayrama çevirmeyi başardılar. Aslında her kadın bir emekçidir ve her kadın mutlaka çalışır. 8 Mart’ta emekçi kadınlar kendi günlerini kutlamak isterler. Bütün dünyada bu huzur içinde kutlanır. Toplumun duyarlılığını harekete geçirmeye, toplumun dikkatini çekmeye çalışırlar. ‘Kadın üzerindeki baskıyı, erkek şiddetini kaldırın’ derler. ve bunu yaparken kadınlar saldırmazlar. Onların yüreklerinde bayrak sevgisi, vatan sevgisi, millet sevgisi vardır. 8 Mart’ta İstanbul’ da kadınlar yürümek istediler, yasak getiriliyor. Yasak geldiği zaman Türkiye’de demokrasi gelişmiş mi olacak? Tam aksine biz yasakçı zihniyetlere ve yasağı getirilenlere karşıyız. İnsanlar silahsız ve şiddetsiz olduğu şartıyla her türlü eylemi, yürüyüşü yapabilirler. Bizim kadınlara desteğimiz her zaman var” diye konuştu.

Demokrasiyi yüceltmenin herkesin ortak görevi olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, “Halkın iradesine de her yerde saygı duyarsınız. Vefa Salman iki defadır Yalova Belediye Başkanlığı yapıyor. Kimin oyları ile yapıyor? Yalova halkının oyları ile. ‘Acaba idari kararla Vefa Salmanı nasıl uzaklaştırabiliriz ve kendi partimizi nasıl seçebiliriz’ diye bir arayışa girdiler. Yolsuzluk saptanıyor orada ve düz bir memur yolsuzluğu saptayarak Belediye Başkanına haber veriyor. Tüm bunlar inceleniyor bu yolsuzluğun araştırılması için belediye başkanı suç duyurusunda bulunuyor. Belediye başkanı sonunda açığa alınıyor. Yalovalı kardeşlerime seslenmek isterim; halkın oyları ile seçilen belediye başkanının bizim başımızın üstünde yeri vardır. A partisi b partisi olur. Vefa Salman bir yolsuzluk yapmış ve bu ortaya çıkmış ise kimse merak etmesin o zaman işlem yapacak olan zaten biziz. Yolsuzluğu şikayet edip görevden alınan bir belediye başkanı olarak Vefa Salman tarihe geçecektir” şeklinde konuştu.

Meclis’te meydana gelen kavgayı hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Siz halkın oyuyla bir makama geldiyseniz o makamın ön gördüğü koşullar içerisinde konuşmalısınız makamın itibarını korumak zorundasınız

Parlamento çatısı altında yapılan bütün konuşmalarda mutlak her konuşanın canının istediği gibi konuşması anlamına gelmez. Önüne gelenin herkese hareket etmesi anlamına gelmez. Belli bir makama gelen kişilerin sorumluluğunu hatırlattır aslında o makamın ön gördüğü kurallar içinde konuşmak zorundasınız. Makamın itibarını korumak zorundansınız. Erdoğan’ın burada söylenmesi asla mümkün olmayan, terbiyemin, ahlakımın asla izin vermediği belli kelimeleri kullanarak bana hakaret etmesini asla kabul etmiyorum. Hiçbirine cevap vermedim. Grup Başkanvekilimiz onun kullandığı cümlelerin aynısını kullandı ve ona kızıyorlar ‘niye böyle söyledin diye’. Parlamentonda kavga istemiyoruz. Herkes düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilsin. Düşünce kadar değerli bir şey yoktur. Benim söylediğim sözlerde kimsenin kırılmasını istemem. Eleştiri getiriyorsak mutlaka bir gerekçesi var ve o gerekçesini de açıklarız. Parlamentodaki gereksiz bir kavganın parlamentoya hiçbir şey kazandırmayacağını ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz bir grup toplantısında Suriye konusunda 5 temel öneride bulunduğunu aktararak, “4 şubat 2020’de şunu da söyledim; ‘bizim önerilerimizi beğenmeyebilirsiniz ama bizim çözümlerimiz bunlar. Bu öneri ile yola çıkarsanız Suriye sorununu çözersiniz bataklığa saplanmazsınız’ dedik ama bunu da dinlemediler. Büyük laf etmeye devam ettiler” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında varılan İdlib ateşkesine ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kaydetti:

“Sonunda anlaşma imzaladılar. Ortada bir ateşkes yok, sözleşmede ateşkes yok. Sözleşmede olan askeri faaliyetlerin durması. Askerler faaliyetlerini durduracaklar. Askeri faaliyette kim bulunuyor? 3 devlet var orada. Böylece sorun bir anlamda biraz daha ileri atılmış oluyor. İkinci konu; Türkiye bu anlaşma ile Suriye rejimini resmen tanıyor. Sözleşmede Suriye Arap Cumhuriyeti diye geçiyor. Üçüncü sonuç; Türkiye Suriye’nin toprak bütünlüğünü kabul ediyor. Dördüncü sonuç; terörle mücadeleyi Türkiye de kabul ediyor ama terörizmin tüm tezahürleriyle cümlesi önemli. ÖSO ne olacak? Çünkü Suriye rejimi ÖSO’yu terör örgütü olarak görüyor, Türkiye ÖSO’yu terör örgütü olarak görmüyor. Beşinci sonuç; yaşadığımız sorunun Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde çözüleceğini kabul ettik. Suriye itilafının askeri çözüm olamayacağını ve itilafın Suriyelilerin sahipliği ve öncülüğün deBM kararı ile bu işi çözeceğiz diyorlar. Suriye gözlem noktalarının gerisine çekilmeyecek. Anlaşmada Esad’ın da görüşü alındı. Erdoğan Çavuşoğlu’na dönerek ‘şu an Esad ile konuşuldu değil mi’ diye sordu. Teröristlerden kaçan sivil halkın Türkiye’eye göçünü engellemek için tampon bölge oluşturulması da söz konusu değil. Ömer Çelik’in orada ne işi var. Bu bir Parti olayı mı? Bir de Mahir Ünal. Ağrıma giden Putin’in bizimkileri el işareti le çağırması. Bir görüntü içimi acıtıyor. Kapıda beklerken biri yukarı bakıyor, biri kravatıyla oynuyor, hepsi sıkkın. Haksızlık var. Hak ediyorlar mı? Hayır, bunu asla kabul etmiyor ve asla doğru bulmuyoruz. Bu sözleşme 5 önerinin 4’ünün yerine gelmesine yol açtı. Biz söyledik yapmadılar, Putin önlerine koydu ve orada yaptılar. Ateşkese en çok CHP üzülecek diyor. Allah akıl fikir versin ya. Bunları yap diye sana nerdeyse yalvardık”

Kaynak: İHA


Bu Haberi Paylaş
ETİKETLER: , , , ,
          google-news
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.