celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber katılım bankası kdv iadesi
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

İNSAN MODELİ

Her toplum, kendi içinde insan inşa eder ve bu insan modelleriyle toplumunun alt yapısını oluşturur. İnsan noksan ve unutkandır. Az önce sarf ettiğimiz cümleleri bile aynısıyla tekrar edemeyecek kadar ezberci bir hafızaya sahip değildir ve olması da beklenemez. Tekrar etmeye gözden geçirmeye yeniden değerlendirmeye her zaman muhtaçtır.Tarım alanlarına ekilmiş tohumların DNA sı gibi ektiği bu insan tarlasına nasıl baktığı, nasıl yetiştirdiği, ilgilenip ilgilenmediği, mineral ve su vermesi gibi beslemesi, hava şartlarının da etkisi ile zamanla büyür ve ürün vermeye başlar ancak bazı nesiller ürün vermekte çok da etkili sonuçlar vermez. Ürünlerin içerisinden seçtiği yeni tohumlar da bir sonraki nesli yetiştirirken daha zayıf kalabilir ve geleceği tehlikeye atabilir. O yüzden seçme tohumlar mutlaka bir yerlerde kalmalı ki bir sorun olduğunda sağlam birikimler heba edilmesin.

İnsanlarda aradığımız en önemli şey mükemmellik değil, hata yapabilen ve yaptığı hatayı düzeltebilen hoşgörülü insanlar yetiştirmemiz gerekir. Yeterli olmadığında yerini bir sonrakine bırakabilmeli, kimse vazgeçilmez değildir. Kimse de vazgeçilmez ilan edilemez. Burada amaç bilimsel düşünebilen bilimi esas alarak aklı ön planda tutan vicdanı da devrede tutarak insan olma erdemini gözeten bir zihniyetle yaklaşmalıdır. İnsanlar sevgi ile yaşar ve sevgi dili ile toplumunu beslerse geleceği olabilir ve bu geleceği tüm insanları için standart hale getirmeyi hedeflemelidir. Barış ve birleştirici dil insanları uzlaştırabilir, ortak ideallere kenetlenebilir. Kendi insanları için istediği idealleri başka toplumlar için de ortak kriter olarak belirlerse onlarla da iyi komşuluk ilişkileriyle çok daha uyumlu yaşayabilir. Huzur istiyorsan, huzur vermelisin, sevgi ve hoşgörü iklimi sunmalısın ki barış atmosferi galip gelsin. Bu atmosferi bozacak fırtınalar soğuk rüzgarlar her zaman olacak bunu da insani samimiyet diliyle duygu birlikteliği ile sağlayabiliriz.

Toplumları ayakta tutan en önemli faktörlerden biri de güven iklimidir. Güven ortamı ekonominin, toplumsal yaşamın da teminatıdır. Kendisine güvenilen, icraatlarından ve gücünden  zarar gelmeyeceği konusunda şeffaflık ve bilinirlik, kapılar arkasında gizli ve kurmaca olayların planlanmadığı doğal ve samimi yaklaşımlar gösteren organizasyonlar kurmak zorundayız.

Toplumlar da yaşayan canlı organizmalar gibidir. Toplumun canlılığı ise yaşattığı insanların sağlıklı ve özgür olması, gelecek umutlarının var olmasına bağlıdır. Gücünü sağlam, birikimli insani geçmişten alarak modern çağa uygun ileri görüşlü, özünü gürce ifade edebilen güzel bir gelecek inşa etmek bu günlerimize bağlıdır. Hemen hiç gecikmeden bu günümüzü ve hatalarımızı düzeltmeliyiz ki yarınlarımız düzelebilsin.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
29 Haziran 2019
11 Haziran 2019
2 Haziran 2019
27 Mayıs 2019
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.